rozet

2/17/2015

En büyük dertleri “penis boyu”

20 yıldır ilköğretim okullarında ve liselerde ‘Üreme sağlığı cinsel sağlık’ konularında bilgilendirme çalışmaları yapan ve eğitimler veren Psikolojik Danışman/Cinsel Terapist Dolunay Kadıoğlu, cinsellik ile ilgili kız ve erkek çocukların en sık sorduğu soruları bizimle paylaşıyor.
Eğitime katılan öğrencilerin yaş aralığı 12-17. Eğitimleri kız ve erkek öğrenciler karışık olarak, eğitim materyalleri kullarak ve eğitimden sonra soru cevap yaparak anlatıyorum.
20 yıldır bu eğitimleri vermekteyim. Bu kadar yılda pekçok şey değişti, bilgiye ulaşmak internet sayesinde çok kolaylaştı ama ne yazık ki öğrencilerin sordukları sorular hemen hemen hiç değişmedi!
Çocuk nasıl olur?
Öpüşmekle gebe kalınır mı?
Erkekler de adet görür mü?
Bakireyken gebe kalınır mı?
Mastürbasyon nedir?
İlişki yaşı kaç olmalı?
Adet döneminde duş alınır mı?
İç çamaşırlarımız varken çamaşırın üzerine boşalırsak gebe kalınır mı?
Ve en çok sorulan sorulardan biri: Büyüklüğü ne kadar olmalı, kaç cm normal?
Erkek ergenlerin en çok merak ettikleri şey penis boyu, kız ergenlerin ise bakireyken gebe kalınır mı?
Kızlara bakireyken de gebe kalınabileceğini bilimsel olarak anlattığınızda akıllarına yatıyor, anlıyorlar ama erkekler ne derseniz deyin nasıl anlatırsanız anlatın büyüklük mevzusunu kafalarında çok büyütüyorlar! 30 yaşına da gelseler ‘aslında boyu değil işlevi önemli’ de deseler yine de boy önemli!
Yukardaki sorular 20-25 yaş üstüne saçma gelebilir ancak hatırlayın 12-13 yaşlarınızda sizler de aynı soruların cevaplarını merak ediyor ve kaygılanıyordunuz muhtemelen. Yaşlar büyüdükçe bilgi ediniliyor ama çoğu yalnış! 30 yaşına da gelseniz cinsellikle ilgili, bedeninizle ilgili bildiğiniz bilgilerin çoğu hurafe!
Aslında cinsel eğitim ailede başlamalı, çocuklara kendi bedenlerini sevdirmek, olduğu gibi kabul ettirmek, kendilerine güvenen bireyler yetiştirmenin olmazsa olmazı. Merak ettiği herşeyi anneye babaya sorabilmeli çocuk ve yaşına uygun cevaplar alabilmeli, vajinayıda, peniside diğer organları gibi normalleştirebilmeli, bedenin mahrem bölgelerini bilmeli ve koruyabilmeli. Bunu öğrenmek ise ailede başlayan okulda devam eden bir eğitim süreci.
Bizim ülkemizde olan ise biraz garip: cinsel bilgilendirme ailede başlasa bile okulda devamı gelmiyor, okulda bazen bilgilendirme olsa bile ailede ters karşılanıyor.
20 yıldır devam ettiğim okullardaki cinsel eğitim/bilgilendirme serüvenimizin sonucunda belki binlerce gence ulaşmışızdır…Evet bu güzel ve yararlı ve kendi adıma mutluluk verice ancak yetmez! Binlerce gence ulaşarak bilgilendirme yapmış olsak da yine de bu işi yapması gereken Milli Eğitim Bakanlığı’dır. Okullara müfredata ‘cinsel eğitim’ yerleşmediği ve etkin olarak verilmediği sürece, denizde damla olarak kalır bizim çabalarımız. Gün gelirde bir okul eğitiminde ‘Büyüklüğü önemli mi, ne olmalı?’ gibi sorular yerine ‘HIV/AIDS in yayılmasını nasıl önleyebiliriz? Kız arkadaşımın hazır olmasını beklemek istiyorum bana neler önerirsiniz?…vb’ soruları duyarım, işte o zaman yaptığımız işle tam gurur duyarım.
O günlere özlemle…
                                                                                       (http://cinselsagliksorunlari.com/)'dan alıntıdır.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder